Kayıtlar

Şubat, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ağır ağır ölür tutkudan ve duygulanımdan kaçanlar....Ateşli bir sabr sizi muhteşem mutluluğa ulaştırır....

Resim
                                         Ağır ağır ölür alışkanlığının kölesi olanlar, her gün aynı yoldan yürüyenler, yürüyüş biçimini hiç değiştirmeyenler, giysilerinin rengini değiştirmeye yeltenmeyenler, tanımadıklarıyla konuşmayanlar.                                          Ağır ağır ölür tutkudan ve duygulanımdan kaçanlar, beyaz üzerinde siyahı tercih edenler, gözleri ışıldatan ve esnemeyi gülümseyişe çeviren ve yanlışlıklarla duygulanımların karşısında onarılmış yüreği küt küt attıran bir demet duygu yerine “i” harflerinin üzerine nokta koymayı yeğleyenler.                                          Ağır ağır ölür işlerinde ve sevdalarında mutsuz olup d...

En büyük bireysel değişim, kendini gözlemlemekte yatar

Resim
                                      En büyük bireysel değişim, kendini gözlemlemekte yatar ;  nasıl konuştuğunu, hangi fikirlerin sabit olarak tekrar ettiğini, diğerlerinde sürekli neyi ayıpladığını, neyden gurur duyduğunu ve benzeri şeyleri gözlemlemek.                                       Aksi halde, değişemezsiniz; çünkü eğer kendinizi olduğunuz haliyle doğru olarak kabul ederseniz, değişemezsiniz.” KAYNAK Maurice Nicoll…

Ruh sağlığımız için her gün yapmamız gereken 5 şey

Resim
Psikiyatristler ruh sağlığımızın tıpkı diş sağlığımız gibi olduğunu söylüyor. Nasil ki periyodik aralıklarla dişçiye gidip ağzımızda biriken bakterileri temizletiyorsak; ruh sağlığımız için de aynı şeyi yapmalıyız. Periyodik olarak kendimizle, düşüncelerimizle, hislerimizle ilgilenmemiz ve işe yaramayanları temizlememiz gerekiyor. Peki bunu nasıl yapacağız? Ruh sağlığımızla ilgili sorunları daha kolay fark edebiliyoruz artık. Tuhaf görünüyor ama, eskiden bir şeylerin yolunda olmadığını çok nadir düşünürdük.  "Neden böyle oldu?" diye sormak, ancak depresyonda olduğumuzda, kaygılı olduğumuzda ya da bir meselenin üstesinden gelemediğimizde aklımıza gelirdi. Şimdilerdeyse ruh sağlığımızın ne kadar önemli bir mesele olduğunun son derece farkındayız. Bu konudaki küçük problemleri hemen çözmenin, içimize doğan kötü hisler büyümeden üstesinden gelebilmenin ne kadar önemli olduğunun bilincindeyiz.    Psikiyatristler, ruh sağlığımızın, diş sağlığımızdan bir farkı ol...

Önemli olan; Yere düşmemek değil, yerden kalkmasını bilmektir…

Resim
Önemli olan; Yere düşmemek değil, yerden kalkmasını bilmektir… Önemli olan; Hata yapmamak değil, hatalarından ders almaktır… Önemli olan; Yaşamak değil, yaşamını anlamlı kılabilmektir… Önemli olan; Nefsine göre değil, nefsini kontrol ederek yaşamaktır… Önemli olan, Kavga etmek değil, kavgadan sonra barışabilmeyi bilmektir… Önemli olan, Geçmişine kızmak değil, geçmişinle barışabilmeyi öğrenmektir Ve Önemli Olan; Kendini Suçlamak Değil, Kendini SEVMEYİ VE AFFETMEYİ ÖĞRENMEKTİR… KAYNAK Anette

Şükrettikçe, sağlığınızın frekansını yükselttikçe sağlığınızı hayatınıza daha çok çekeceksiniz.

Resim
Okumuş olduğum bir kitapta yaşamımızdaki her şeyi, çevremizdeki herkesi hayatımıza kendimizin çektiğinden bahsediyordu. Hayatımıza giren her şeyi kendimiz çekiyorsak hastalıkları da mı biz çekiyoruz?  Yok artık dedim, daha neler. Kim hasta olmak isterdi ki? Kim ağrılar çekmek, ilaçlarla yaşamak, hastanelerde yatmak ister ki? Ama gel gelelim şimdi çekim yasasının da…ha çok içine girdikçe, daha çok okudukça ve daha çok gördükçe büyük resmi daha kolay görebiliyorum. Evet ister inanın, ister inanmayın ama hastalıkları hayatımıza biz çekiyoruz. Belki bunu bilinçli zihinlerimizle yapmıyoruz ama hastalıkları çağırıyoruz. Hayatınızda neye anlam yüklerseniz onun enerjisini ve dolayısıyla frekansını artırırsınız. Biz bunu fark etmesek de o kadar çok yapıyoruz ki… Bugün başım ağrıyor örneğin, sabah uyanıyorum. ‘Ahh çok başım ağrıyor’ diye güne başlıyorum, önce sabah eşime anlatıyorum ne kadar da çok ağrıdığını, sonra ağrı kesicilere söylüyorum, sonra iş arkadaşlarıma, en çok da k...

Kendinize sevgi ve saygı gösterin

Resim
Kendinize, başkalarının size davranmalarını istediğiniz gibi davranmadığınız sürece, olayların gidişatını değiştirmeniz mümkün değil. Davranışlarınız, etkili düşüncelerinizdir, bu yüzden, kendinize sevgi ve saygı göstermezseniz, yeterince önemli, değerli ve iyi şeyleri hak eden bir insan olmadığınız sinyalini yayarsınız. Bu sinyal yayılmaya devam ettikçe de, insanların size iyi davranmayacağı birçok durumla karşılaşacaksınız. Bu insanların davranışları sadece sonuçtur; sebep ise, düşüncelerinizdir. Kendinize sevgi ve saygıyla yaklaşmaya başlamalı, bu sinyali vermeli ve bu frekansa geçmelisiniz…  KAYNAK Rhonda Bryne…

Günümüzde İlişkilerin Neden Bu Kadar Çabuk Bittiği Sorusunun 21 Mantıklı Cevabı

1. Çünkü sadakatin ne olduğunu çoğu insan unutmuş durumda. ‘Tek gecelik ilişki ya da bir mesajlaşmadan ne çıkar ki’ mantığıyla hareket ediliyor. 2. Çünkü emek vermeyi ve bir şeylere katlanmayı göze alamıyoruz. 3. Çünkü kimse birbirini sakin bir şekilde dinlemek istemiyor bile. 4. Çünkü yüz yüze görüşmek yerine teknolojiyi araya sokuşturduk. Mesajlarla duygular aktarılamaz ki. 5. Çünkü affetmeyi bir zayıflık olarak görür olduk. 6. Çünkü her şeyi gurur meselesi yapar olduk. 7. Çünkü duygularımızı dinlemez olduk. 8. Çünkü gerçeklerden uzaklaşıp kendi kurduğumuz dünyanın esiri olduk. 9. Çünkü sevgimizi bile sevdiğimiz kişiyle paylaşmaz olduk. 10. Çünkü kırıcı cümleler dilimize pelesenk oldu. 11. Çünkü bütün benliğimizle birine aşık olmaktan korkar olduk. 12. Çünkü empati yapmayı bir kenara bırak söyleneni anlamaktan bile uzaklaştık. 13. Çünkü bugünü değil yıllar sonrasını kafamıza ta...

Şemsi Tebrizi’nin Aşk romanında geçen 40 kuralı

Resim
Gönlü geniş ve ruhu gezgin sufi meşreplilerin kırk kuralı: 1. kural: Yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. Şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sen de korku ve utanç içindesin çoğunlukla. Yok, eğer, tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, sende de bu vasıflardan bolca mevcut demektir. 2. kural:  Hak yolunda ilerlemek yürek işidir,akıl işi değil. Kılavuzun daima yüreğin olsun,omzun üstünde ki kafan değil. Nefsini bilenlerden ol silenlerden değil ! 3. kural : Kur’an dört seviyede okunabilir. İlk seviye zahiri manadır. Sonra ki batıni manadır. Üçüncü batıninin batınisidir. Dördüncü seviye o kadar derindir ki kelimeler kifayetsiz kalır tarif etmeye. 4. kural:  Kainattatki her zerrede Allah’ın sıfatlarını bulabilirsin, çünkü O camide, mescitte, kilisede, havrada değil, her an her yerdedir. Allah’ı görüp yaşayan olmadığı gibi, onu görüp ölen de yoktur. K...

Frida Kahlo, Diego‘dan vazgeçişini bu cümleleri sıralayarak açıklamıştır. Çoğumuzun ilişkilerinde de aynı sorunlar yok mu?

Resim
Frida Kahlo, Diego‘dan vazgeçişini bu cümleleri sıralayarak açıklamıştır. Çoğumuzun ilişkilerinde de aynı sorunlar yok mu? 1. Kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim.   2. Canın sıkıldığında benimle paylaşmadığını, kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman vazgeçtim.   3. Bana yalan söylediğini anladığım zaman vazgeçtim.   4. Gözlerime baktığında kalbinle bakmadığını ve bana hala söylemediğin şeyler olduğunu hissettiğimde vazgeçtim.   5. Her sabah benimle uyanmak istemediğini, geleceğimizin hiçbir yere gitmediğini anladığım zaman vazgeçtim.   6. Düşüncelerime ve değerlerime değer vermediğin için vazgeçtim.   7. Ağrılarımı dindirecek sıcak sevgiyi bana vermediğinde vazgeçtim.   8. Sadece kendi mutluluğunu ve geleceğini düşünerek beni hiçe saydığın için vazgeçtim.   9. Tablolarımda artık kendimi mutlu çizemediğim ve tek neden “sen” olduğun için vazgeçtim. ...

Riski göze alabilen kişi hürdür…

Resim
Gülmek; ”Saf” denme riskini göze almaktır. Ağlamak ise; ”Duygusal” görünme riskini. Birine yakınlaşmak; ”Kendini kaptırma” riskini, Duygularını açmak; ”Kendini …ortaya koyma” riskini, Hayalleri ve düşünceleri sergilemek ise; “Onları başkalarına kaptırma” riskini göze almaktır. Sevmek; “Karşılık görememe” riskini… Yaşamak ise; ”Ölme” riskini göze almaktır. Umutlanmak; “Hayal kırıklığına uğrama” riskini Çabalamak ise; ”Başarısız olma” riskini göze almaktır… Ama riskler yaşanmalıdır. Çünkü hayatımızın en büyük riski, hiç risk almamaktır. Hiç risk almayan kişi, belki acı ve üzüntülerden korunabilir; Ama Büyüyemez, Sevemez, Değişemez, Hissedemez, Öğrenemez. Garanti arayışlarıyla zincirlenmiş bir köle olarak yaşarken, Bedelini; özgürlüğünü kaybederek öder. Sadece; riski göze alabilen kişi hürdür… KAYNAK Leo Buscaglia

Yaşlanmayı geçiştiren 5 Tibet hareketi

Resim
Bu Haraketleri Yapan Yaslanmıyor Dünyanın dört bir tarafında binlerce insan tarafından uygulanan mucizevi Tibet Ayinleri’ni oluşturan 5 hareketi aşağıda resimlerle göstermeden önce faydalarını tekrarlamakta yarar var: Tibet’in Gençlik Pınarı hareketleri veya Tibet Ayinleri (Tibetan Rites) adıyla dünyaya yayılan ancak bildiğimiz anlamda dinsel ayinle hiç bir ilgisi olmayan bu 5 hareketin düzenli yapılması durumunda kişiye sağladığı yararlar arasında şunlar sayılıyor: Daha genç bir görünüm, ciltte ve saçlarda canlanma, kırlaşmış saçlarda yeniden koyulaşma, düzenli ve sağlıklı bir uyku, sabahları dinç ve canlı uyanmak, belkemiği, eklem problemleri gibi ciddi romatizmal rahatsızlıklardan ve ağrılardan kurtulmak, hafızada güçlenme, fazla kiloların verilmesi, göz bozukluklarında düzelme, fiziksel güçte artış, duygusal ve zihinsel sağlık, uyum ve yüksek enerji… “5 Ayin” Egzersiz Programı’na Başlarken 1. İlk hafta, o da nispeten sağlıklı ve formdaysanız, her bir hareketi yalnızca ...