Lütfen yatmadan muhakkak yıkanın ya da KOLTUK altlarınızı YIKAYIN… Deodorant kullanığınız müddetçe KANSER RİSKİNİZ çok yüksek
Kadınların günlük hayatında sıkça kullandığı kozmetik ürünleri tehlike sinyali veriyor. En sık kullanılan ve masum görünen ürünlerde bile kimyasal riski var. Bu risk, meme ve prostat kanserlerinin artmasına ve kısırlığa yol açabiliyor. Hamile kadınların kullandığı makyaj ürünlerindeki kimyasallar bebeği de ciddi oranda etkiliyor.

Meme kanseri, bütün kadınların kabusu… Günümüzde tedavisi için tıpta birçok gelişme yaşanırken bu kabusu hiç yaşamamak için yapılması gerekenler araştırıldı.
Ter ve istenmeyen vücut kokuları doğal yollarla engellenmelidir. Kıyafetlere sıkılacak nano gümüş spreylerin ter ve vücut kokularını engellediği ancak parfüm kokusuna mani olmadığı tespit edilmiştir.
Fransa‘daki bağımsız bir enstitünün yaptığı araştırmaya göre, deodoranlarda yüzde 36 bir endokrin bozucu var. Yani kadının hormon dengesi ve beraberindeki birçok mekanizma bu madde yüzünden zarar görüyor.
Bu kimyasallar iç salgı bezlerini oluşturan sistemi etkileyerek hormon dengesini bozuyor. Az miktardaki dozu bile, özellikle meme ve prostat kanserlerinin artmasına ve kısırlığa yol açabiliyor.
Hamile kadınların bu kimyasala maruz kalması ise, anne karnındaki bebeğin hem psikolojik hem fizyolojik gelişimini etkileyebiliyor.
Vücudunuzda oluşan bu kokuları yok etmek için sürülen, ter kanallarını tıkayarak, terlemeyi önleyen deodorantlar, mumlar vücudun atmak istediği salgıları tekrar vücut içerisine gönderir. Bir kısım deodorantların içerdiği kimyasalların kanser dahil bir çok hastalıklara sebebiyet verebileceği, tıp çevreleri tarafından ifade edilmektedir.
ÇOK ÖNEMLİ ….
Lütfen yatmadan muhakkak yıkanın ya da KOLTUK altlarınızı YIKAYIN…
Deodorant kullanığınız müddetçe KANSER RİSKİNİZ çok yüksek … Vücutta lenflerimiz var .. Bir tanesi de koltuk altlarında ve vücut buradan temizlenir, vücut terliyerek toksin atar …
Araştırmalara göre göğüs kanseri en çok göğsün üst /dış tarafında başlıyor …
Ve otopsilerde tümörler kesilerek araştırma yapılmış ve içinden bütün toksik maddeler çıkmış
Deodorant kullanığınız müddetçe KANSER RİSKİNİZ çok yüksek … Vücutta lenflerimiz var .. Bir tanesi de koltuk altlarında ve vücut buradan temizlenir, vücut terliyerek toksin atar …
Araştırmalara göre göğüs kanseri en çok göğsün üst /dış tarafında başlıyor …
Ve otopsilerde tümörler kesilerek araştırma yapılmış ve içinden bütün toksik maddeler çıkmış
Prof. Dr. Denizli ve Doç. Dr. Yavuz, birçok evsel ürün ve kozmetikte bulunan PFC adlı kimyasal maddenin kadınlarda doğurganlığı azalttığını, yapılan bir araştırmaya dayanarak belirtiyor. Binden fazla hamile kadın üzerinde yapılan araştırmada kadınların kanlarında yüksek seviyelerde per floro kimyasalları (PFC) tespit edildiği ve kadınların çok daha zor hamile kaldığı ortaya çıkmış. PFC’ler su, kir veya yağa dayanıklı tekstil ve deri üretiminde kullanılıyor. Ayrıca tırnak cilaları, diş macunları ve cilt nemlendiriciler gibi kişisel bakım ürünlerinde bulunuyor.
Dr. Chris Exley Keele University, İngiltere (İnorganik Kimya ve Maddeler Bölümü )
Deodorant kullanımında kanser korkusu
“Manchester şehrindeki Wythenshaw Hastanesi’nde, tedavi gören 17 hasta üzerinde yapılan klinik araştırma sonuçlarına göre, Aluminium Chlorohydrate içeren, ter kanallarını tıkayarak terlemeyi önleyen deodorantların kullanıldığı koltuk altı bölgesine yakın kanserli göğüs dokularında, göğsün diğer kısımlarına nazaran daha fazla aluminyuma rastlanmıştır. Genel olarak bazı hastalarınkanserli dokularında daha az aluminyuma, bazılarında daha fazla aluminyuma rastlanmıştır. Fakat ortak olan nokta şudur ki göğsün koltuk altına yakın dış bölümlerinde daha fazla aluminyumyoğunlaşması tespit edilmiştir. Hayvanlar üzerinde yapılan deneylere göre, aluminyumun kanser yapıcı etkisi bilinmektedir. Deodorant üreticileri Aluminium Chlorohydrate gibi maddeleri etkin şekilde terlemeyi önledikleri için kullanmaktadırlar, fakat bu kimyasalların kansere neden olmadığını söylemeleri için daha çok araştırma yapmaları gerekir.”
İngiltere’de Reading Üniversitesi’nden bir grup bilim adamı tarafından yapılan araştırmanın sonuçlarının, deodorantların meme kanserlerine yol açıyor olabileceğini ortaya koyduğu açıklandı.
Araştırmacıların 20 meme tümörünü inceledikleri, 18’inde, parabens olarak bilinen sentetik kimyasalın bulunduğunu tespit ettiği öne sürüldü.
Bilim adamları, ilk kez parabens adlı kimyasalın tümörlerin içindeki varlığının tespit edildiğine işaret ederken, araştırma sonuçlarını Journal of Applied adlı dergiden alıntı yaparak yayımlayan The Observer, ”Bu araştırma yanıt vermekten ziyade, soruları artırıyor” yorumunda bulundu.
Reading Üniversitesi bilim adamlarının, insanlar tarafından üretilen kimyasal maddelerin deri tarafından emildikten sonra dokularda biriktiğini düşündüklerine de işaret eden Observer, ”Ancak kanserle mücadele eden dernek ve kuruluşlar bu sonuçların ihtiyatla karşılanmasını tavsiye ediyor. Bu kuruluşlar, kozmetik ürünleri, deodorantlar ve terlemeyi önleyici malzemeler ile kanser arasındaki ilişkinin henüz kanıtlanmış sayılamayacağını vurguluyor” ifadesine yer verdi.
Meme kanserine neden olan 7 kimyasal
Reading Üniversitesi bilim adamlarının, insanlar tarafından üretilen kimyasal maddelerin deri tarafından emildikten sonra dokularda biriktiğini düşündüklerine de işaret eden Observer, ”Ancak kanserle mücadele eden dernek ve kuruluşlar bu sonuçların ihtiyatla karşılanmasını tavsiye ediyor. Bu kuruluşlar, kozmetik ürünleri, deodorantlar ve terlemeyi önleyici malzemeler ile kanser arasındaki ilişkinin henüz kanıtlanmış sayılamayacağını vurguluyor” ifadesine yer verdi.
Meme kanserine neden olan 7 kimyasal
ABD’deki Silent Spring Enstitüsü’nün fareler üzerinde yaptığı bir araştırma sonucunda, meme kanserine yol açan 7 kimyasal madde belirlendi. Enstitünün Genel Müdürü Julia Brody, kadınların günlük hayatta sıklıkla iç içe olduğu kimyasal maddelerin kanser riskini artırdığını ancak bu maddelerle kanser arasındaki ilişkinin çoğunlukla göz ardı edildiğini belirtti. Ancak günlük hayatımızın her alanına sinsice giren kimyasallardan korunmak imkânsız değil. İşte uzak durmamız gereken kimyasal maddeler.
Petrol: Petrol türevi benzin, dizel ve fuel yakıtlarla çalışan araçlardan uzak durmaya çalışın.
Petrol: Petrol türevi benzin, dizel ve fuel yakıtlarla çalışan araçlardan uzak durmaya çalışın.
Yağ kullanımına dikkat: Yemek pişirirken havalandırma cihazı kullanın ve yağda kızartılmış yiyecekleri azaltın.
Mobilya seçimi bile önemli: Poliüretan köpüklü mobilya tercih etmemeli ve yanmaya karşı dayanıklı köpük malzemeyle yapılmış eşyadan kaçınmalı.
Evde kullanılan kumaşlar: Leke tutmaz halı, mobilya ve kumaşlar belki kolaylık sağlıyor ancak meme kanseri nedenleri olarak belirlenen kimyasalları da içeriyor.
Kuru temizleme: Leke çözücü perc ya da diğer çözücüleri kullanmayan bir kuru temizlemecide kıyafetlerinizi temizlemeye dikkat edin.
Su filtreleri: Ayrıca içme suyu filtrenizin tek parça karbondan yapılmış olması da meme kanserine neden olan kimyasalların engellenmesinde önemli bir ayrıntı.
En önemli şey temizlik malzemeleri: Evinizi temizlerken petrokimyasallar içeren temizlik maddelerinden kaçının. Deterjan, bulaşık sabunu ve çamaşır suyu gibi temizleyiciler ağır kimyasallar içerdiğinden evinizi ve doğayı kimyasallarla kirletiyor. Deterjanlarla yıkanan giysilerdeki ya da bulaşık deterjanlarının tabaklarda bıraktığı kimyasal kalıntılar ter ve ağız yoluyla vücuda girerek kanserojen etki gösteriyor. Ayakkabılarınızı evin dışında çıkarın. Temizledikten sonra evin içine almak öneriliyor. Ayakkabılarnızın altını Hepa filtreli bir elektrikli süpürgeyle temizleyip, ardından nemli bir bezle silebilirsiniz.
Kuru temizleme: Leke çözücü perc ya da diğer çözücüleri kullanmayan bir kuru temizlemecide kıyafetlerinizi temizlemeye dikkat edin.
Su filtreleri: Ayrıca içme suyu filtrenizin tek parça karbondan yapılmış olması da meme kanserine neden olan kimyasalların engellenmesinde önemli bir ayrıntı.
En önemli şey temizlik malzemeleri: Evinizi temizlerken petrokimyasallar içeren temizlik maddelerinden kaçının. Deterjan, bulaşık sabunu ve çamaşır suyu gibi temizleyiciler ağır kimyasallar içerdiğinden evinizi ve doğayı kimyasallarla kirletiyor. Deterjanlarla yıkanan giysilerdeki ya da bulaşık deterjanlarının tabaklarda bıraktığı kimyasal kalıntılar ter ve ağız yoluyla vücuda girerek kanserojen etki gösteriyor. Ayakkabılarınızı evin dışında çıkarın. Temizledikten sonra evin içine almak öneriliyor. Ayakkabılarnızın altını Hepa filtreli bir elektrikli süpürgeyle temizleyip, ardından nemli bir bezle silebilirsiniz.
KİMYASALLAR ÇOCUKLARI ANA RAHMİNDE DE BULUYOR!
Özellikle, hamile bayanların mutlaka okuması ve bilmesi gereken uyarılar bulunmakta. Ailenizde, akrabalarınızda, komşularınızda, arkadaşlarınızda hamile bayanlar varsa mutlaka uyarınız!
Günlük yaşamımızda kullandığımız ürünlerde bulunan zararlı kimyasallar, henüz doğmamış bebeklerin yaşamına göbek kordonundan girebiliyor. Bebekleri henüz gelişme aşamasında etkileyen kimyasalların arasında hayvanların fiziki ve mental gelişimini etkileyen maddeler de bulunuyor.
Göbek kordonuyla beslenen bebekler vinil kaplama, temizlik malzemeleri, elektronik ve parfümlerden gelen kimyasal maddelere maruz kalıyor. Bu kimyasalların yaşamın her anında, hatta anne rahmindeyken yaşamına henüz başlamadan en savunmasız zamanlarında insan bedenine ulaştığını görmek insanı şok ediyor.
Göbek kordonlarından alınan örnekleri inceleyerek yapılan araştırmada ortaya çıkan sonuçlar, endişe verici. Kimyasallar; konserve tenekelerinden elektrikli ev aletlerine, böcek zehrinden deodorantlara ve diş macunlarına kadar geniş yelpazede, günlük kullanımımızın bir parçası olan tüm ürünlerde bulunuyor ve bu yolla kanımıza işliyor.
Araştırmada incelenen örneklerde, parfümlerde kullanılan suni kokular, su geçirmeyen kaplamalar, teflon gibi yapışmayan yüzeylerde kullanılan bileşimlerde kullanılan maddelere de rastlandı. Ayrıca, yanmayı önleyici maddelerin hayvanlarda davranış ve öğrenme bozukluklarına yol açtığı ortaya koyuldu. İncelenen göbek kordonlarının %50’sinde, Avrupa Birliği yasalarına göre su temelli organizmalar için aşırı derecede zehirli olarak sınıflandırılmış triklozana (anti bakteriyel ajanlar) rastlandı.
Gelişmekte olan bir bebeğin kimyasal maddelere maruz kalmasının neler getireceği henüz bu konuda yeterli bilimsel araştırma yapılamadığından halen bilinmiyor.
Günlük yaşamımızda kullandığımız ürünlerde bulunan zararlı kimyasalların, henüz doğmamış bebeklerin yaşamına göbek kordonundan girdiğini ortaya koyuyor. Bebekleri henüz gelişme aşamasında etkileyen kimyasalların arasında hayvanların fiziki ve mental gelişimini etkileyen maddeler de bulunuyor.
Kıyafetinize uygulayacağınız içeriğinde kimyasal olmayan nano gümüş dezenfektan, ter, diğer vücut kokuları ve sigara kokusunu giysiniz yıkanana kadar engelleyecektir. Biosidal raporunda risk ibaresi boştur.
KAYNAK
http://antibakteriyeldezenfektan.com/?p=200
Yorumlar
Yorum Gönder