Yemeğe tuzla başlamak ve bitirmek 70 hastalığa şifadır.

Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Yemeğe tuzla başlamak ve bitirmek 70 hastalığa şifadır.)[R.Nasıhin]




Himalaya tuzu daha iyidir. Tuzun bazı faydaları şöyledir:

Tuz, vücudun asit - baz dengesini korur.

Vücudun elektrolit dengesini sağlar.

İdrar oluşumunu sağlar. İdrar oluşmazsa, metabolizmanın tehlikeli olan son ürünleri dışarı atılamaz.

Tuz antiseptik, yani mikrop öldürücüdür.

Tuz dile dokunduktan sonra, tükürük bezleri hemen çalışmaya başlar. Salgı yayar. Bu salgı, hazım için önemlidir, hazma yardım eder ve kolaylaştırır. Yemeğe tuzla başlanırsa, beyin tarafından gönderilen bir uyarı sayesinde, midede mukus denilen sindirimi kolaylaştırıcı bir tabaka oluşur ve midenin sindirime hazırlıksız yakalanmasını önler. Yemeği tuzla bitirince de, yine hazım için lüzumlu olan salgı salınır. Bu önemli salgı, sadece tuzla çıkar.

Tuz yemeklerimize, bazı gıdalara tat verir. Tuzsuz yemekler saman gibi olur.

İyotlu tuz: İyotlu tuz önemlidir. İyot, boynumuzda bulunan tiroit bezinden hormon salgılanması için çok önemli olan bir mineraldir. Vücudumuzun gelişmesini beyin ve sinir sistemimizin çalışmasını, aktivitelerimizin ve vücut ısımızın sürmesini sağlayan tiroit bezi hormonlarının yapımı için iyot gereklidir. Ülkemizin büyük bir bölümünde sudaki iyot yetersizdir. Vücudumuz için bu kadar önemli olan iyot yeterli alınmadığından çeşitli hastalıklar oluşur.

Gebelikte iyot eksikliği, anne karnındaki bebeğin, hem beyin hem de beden gelişimini olumsuz etkilediği gibi, düşüklere, ölü doğumlara, bebeğin özürlü doğmasına, bebeklerde zekâ geriliğine ve cüceliğe sebep olur.

Çocukluk döneminde iyot yetersizliği bedeni ve zihni gelişme geriliğine sebep olur.

Yetişkinlerde iyot yetersizliği guatrın yanı sıra beden ve zihin fonksiyonlarında dengesizliklere ve bozukluklara da yol açar.

İhtiyaç kadar kullanılan iyotlu tuz, sağlığa zararlı değildir ve yan etkisi de yoktur.

Dinî yönden:
Mezhepsiz Elbani ile Ebu Gudde ve onlara uyan bazı mezhepsizler, yemeğe tuzla başlamanın sünnet olmadığını söylüyorlarsa da, bu iddiaları, muteber fıkıh kitaplarına aykırıdır. Mesela kıymetli bir fıkıh kitabı olan (Fetava-i Hindiyye)’de, (Yemeğe tuzla başlayıp, tuzla bitirmek sünnettir. Hulâsa'da da böyledir) buyuruluyor. (Tatarhaniyye)fetva kitabında yemeğe tuzla başlamanın sünnet olduğu bildiriliyor.

Hindiyye’de, Hulâsa’da, Tatarhaniyye’de böyle açıkça yazarken mezhepsizlerin sözlerinin ne kıymeti olur ki?
(Yâ Ali, yemeğe tuzla başla, çünkü tuz yetmiş hastalığa şifadır)hadis-i şerifi, (Tarikat-i Muhammediyye şerhi Berika), (Şir’a-tül islam şerhi), (Tıbbın Nebi), (Rıyad-ün nasıhin), (Menâkıb-i çihâr yâr-ı güzîn), (S. Ebediyye) ve (Miftah-ül cennet) kitapları ile daha başka birçok muteber kitapta bildirilmektedir.

Ömer Nasuhi Bilmen Hoca da, yemeğe tuzla başlayıp tuzla bitirmenin, sünnet olduğunu kitaplarında bildirmektedir.


KAYNAK
http://www.dinimizislam.com/detay.asp?Aid=1473

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bedeninizdeki en önemli on AKÜPRESÜR NOKTASI İle ağrılardan kurtulun

Vücuttaki kilo verdiren baskı noktaları

Aşk Ritüeli